Haberler

Bu aziz milletin yetiştirdiği çok özel bir insanın, sadece bir milletin kaderine değil, dünyanın tüm mazlum milletlerinin kaderine etki etmiş olan; ve bugün dünyanın yeni normali haline gelmiş olan “güçlünün zayıfı ezmesi düzeninde”, emperyalist sömürünün alabildiğinde pervasızlaştığı 21. yüzyılda, bebeklerin bile füzelerle öldürüldüğü hastalıklı bir zihniyetin paylaşmaya çalıştığı bu dünyada eksikliğini daha da hissettiğimiz, Cumhuriyetimizin kurucusunun vefatının 85. yıldönümünde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü minnet ve şükranla yad ediyoruz.

Gözünü kan bürümüş, hastalıklı mistik hikayelerini bahane ederek Filistin’de dünyanın gördüğü en utanç verici katliamları işleyenlerin ve oradaki bir avuç mazlumu korkutmak için uçak gemisi gönderen destekçilerinin, Gazi Mustafa Kemal’den ve onun mücadelesinden alacakları çok ders vardır. Bugünün küresel güçleri Filistin’de toprak kazandılar mı bilmiyorum ama insanlık onurunu, hatta savaşın onurunu dahi kaybetmiş durumdadır. Çünkü, savaşında bir onuru vardır. Bu aziz milletin tarihi savaşlarla doludur ama çok şükür, onursuz bir tek savaşımız yoktur, insanlığımızı kaybettiğimiz bir tek anımız yoktur. İşte Gazi Mustafa Kemal’in hayatı, bu onur içinde geçmiş ve dünyaya böyle güçlü bir imza bırakmıştır. Attığı imza bugün yüz yaşındadır.

Herkes biliyor ki, bugün Filistin’deki katliama imza atanları, ne tarih ne de kendi milletleri, asla ve asla, Gazi Mustafa Kemal gibi gururla ve rahmetle anmayacaktır. Tarih, Mustafa Kemal Atatürk’ü büyük bir devlet adamı ve muzaffer bir komutan, Kurtuluş Savaşımızı da bir milletin onur mücadelesi olarak yazmıştır. Oysa bugün Filistin’de yaşananları bir katliam, onun sorumlularını da insanlığın utancı olarak yazacaktır. Bu vesileyle, bu vatana ve bu bayrağa ömrünü adayan, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü tekraren rahmet ve minnetle yad ediyorum.